Bilim insanları, NASA’nın Havai’deki Mauna Kea Zirvesi’nde bulunan kızılötesi bir teleskopun yardımıyla, bir asteroitin yüzeyinde su buzu ve karbon bazlı bileşikler tespit etti. Asteroit kuşağındaki en büyük nesnelerden birinin üzerindeki bu donmuş karışımın keşfi ile bazı asteroitlerin Dünya’nın ilk zamanlarında gezegene su taşıdıkları düşünülüyor.  Araştırma, Nature Dergisi’nde yayınlandı.

Bu sanatçı görüntüsünde, kaya ve toz kalıntılarıyla dolu dar bir asteroit kuşağı, bizim yıldızımıza benzeyen bir yıldız etrafında dolaşmaktadır. Telif Hakkı : NASA/JPL-Caltech

“Uzun bir süredir tüm asteroit kuşağında bir bardak suyun bile bulunmadığı düşünülüyordu ancak bugün biliyoruz ki sadece susuzluğunuzu giderecek kadar değil Dünya’daki havuzları doldurabilecek kadar su mevcut.” Diyor  NASA’nın Dünya’ya Yakın Cisimler Programı’nın (Near-Earth Object Program) yöneticisi Don Yeomans.

Bu keşfe, Johns Hopkins Üniversitesi Uygulamalı Fizik Laboratuvarı’nda  (Johns Hopkins University Applied Physics Laboratory) gökbilimci Andrew Rivkin’in 24 Themis Asteroiti ile yaptığı 6 yıllık gözlemlerinin sonucunda ulaşıldı. Rivkins ile birlikte Tennessee Üniversitesi’nden Joshua Emery, asteroitin verilerini toplamak için NASA’nn Kızılötesi Teleskop Tesisi’ni (Infrared Telescope Facility) 2002 yılından başlayarak 7 ayrı zamanda kullandı. Düzenli olarak alınan veriler, su buzu ve karbon bazlı maddelerin bir kızılötesi imzası gibiydi.

Çalışmanın bulguları oldukça şaşırtıcı çünkü Güneş’ten 479 milyon km. uzaklıktaki Themis’in, Güneş Sistemi’nin 4.6 milyar yıl önceki oluşumundan kalan su buzu kalıntılarını taşıyamayacak kadar Güneş’e yakın bir konumda olduğuna inanılıyordu.

“Bu heyecenverici bir keşif çünkü geçmişimizi ve olası geleceğimizi daha iyi anlamamızı sağlayacak. Ayrıca bu araştırma gösteriyor ki; asteroitler sadece hammadde kaynakları olarak değil aynı zamanda gelecekteki gezegenlerarası keşiflerde yakıt istasyonları ve su kaynakları olarak kullanılabilir.” Diyor Yeomans.

Rivkin ve Emery’nin bulguları, ayrıca, Merkez Florida Üniversitesi’ndeki bir ekip tarafından da onaylandı.

Kaynak : NASA